Wednesday, September 11, 2019

Çince Nasıl Öğrenilir?

Çince Nasıl Öğrenilir: En İyi 6 Tavsiye
1 yıl önce Çince öğrenmeye başladım. İnternet, çevrimiçi sözlükler, dil öğrenme uygulamaları, mp3 dosyaları ve Youtube. İnternette araştırırken Çince öğrenmeye yardımcı 6 ipucu olduğunu gördüm. Aşağıda, sizin de uygulamak isteyebileceğiniz Çince öğrenmeye yardımcı olacak ipuçlarını listeliyorum.



1. Çince'yi olabildiğince sık dinleyin
İlk ay veya belki iki, SADECE DİNLEME ODAKLI.

Dinlemeye odaklanarak başlayın. Sadece seslere alışmaya çalışın. Ne dinlediğinizi okumalısınız, ancak duyduklarınızı daha iyi anlayabilmek için Pinyin gibi bir fonetik yazı sistemi kullanarak bunu yapmalısınız. Sonunda karakterleri öğrenmek zorunda kalacaksınız ancak ilk önce karakterleri dışarıda bırakabilirsiniz ve bunun yerine, dilde biraz ivme kazanmaya çalışabilirsiniz. Kelimelerin neye benzediklerini anlamadığınızda, karakterleri öğrenmeye başlamak çok zor. Yeni bir dil, başlangıçta gürültü gibi gelebilir. İlk adım, dilin seslerine alışmak, sözcükleri birbirinden ayırt etmeyi öğrenmek ve hatta beyninizde yankılanan birkaç kelime ve cümleye sahip olmaktır.

Aşırı basit başlangıç metinlerinden ziyade çok fazla kelime tekrarı içeren orta seviye metinlerle bir dil öğrenmeye başlamanın iyi bir fikir olduğunu düşünüyorum. Podcast'ler ve sesli kitaplar bunun için mükemmel olacaktır.
Bu sırada karakterleri öğrenme motivasyonunuz artacak. Dinlediğiniz ve alışmaya başladığınız kelimelerin karakterlerini bilmek isteyeceksiniz.
Bu da ilk bir veya iki ay boyunca dinlemeye ve Pinyin'e odaklanmak için bir numaralı ipucu.

2. Karakterleri Ezberlemek için Zaman ayırın
ÇİN KARAKTERLERİNİ ÇALIŞMA'ya karar verdikten sonra, her gün onlarla çalışın. Sadece öğrenme karakterlerine günde yarım saat ile bir saat arası ayırın. İstediğiniz yöntemi kullanın, ancak her gün özel karakter öğrenme zamanını bir kenara koyun. Neden her gün? Çünkü karakterleri öğrendiğiniz kadar çabuk unutacaksınız ve bu yüzden tekrar etmeniz gerekiyor.
Küçük karton Flashcardlar kullanabilirsiniz. Kare kağıtlara karakterleri yazın. Bir kart alın, karakteri bir sütuna 10 kez yazın, ardından da anlamını veya telaffuzunu birkaç sütun üzerine yazın. Sonra başka bir flash kart alıp aynısını yapın. Bunu ilk 1000 karakter için yapabilirsiniz. Ondan sonra onları okuyup rasgele yazarak pekiştirebilirsiniz.

Zamanla, karakterleri öğrenmek kolaylaşır, çünkü karakterlerin içinde birçok eleman tekrar eder. Karakterlerin hepsi bir karakterin anlamını ima eden bileşenlere “radikallere” sahiptir. Bu bileşenlere alışmak biraz zaman alır. 
İki numaralı ipucu, öğrenme karakterlerine sürekli ve özel bir çaba göstermektir.



3. Kurallardan Çok Kalıplara Odaklanın
Kurallara odaklanmayın. Karmaşık gramer açıklamalarına kapılmayın, sadece kalıplara odaklanın. Kalıplar, söylemek istediğiniz şeyi inşa edebileceğiniz çerçevelerdir.
Üç numaralı ipucu, kalıplara odaklanmak, bunları yazmak, kendinize söylemek, konuşurken kullanmak ve dinlerken ve okurken onlara bakmak.

4. Her Zaman Daha Fazlasını Okuyun
Çok okumak.
Dördüncü ipucu, olabildiğince çok okumak. Yapmak çok daha kolay. İnternette materyal bulabilir, çevrimiçi sözlükleri ve  telefon uygulamalarını kullanabilirsiniz.



5. Tonların Ustası Olmak için Dilin Ritmini Alın
DİNLEME ODAKLI. Okuduğunuzu dinlemeye çalışın. Okuma, kelime dağarcığını öğrenmenize yardımcı olur, ancak dinleme, dille bağlantı kurmanıza ve konuşmaya hazırlanmanıza yardımcı olur. Dinlemek, insanlarla konuşabilmek için gereken temel beceridir.
Çince’nin zorluklarından biri de tonlar. Kelime hazinesi alırken her karakterin tonunu öğreniyoruz, fakat konuşurken bunları hatırlamak zor. Sesleri ifadelerin bir parçası olarak içselleştirmek önemli. Dinlemek bunu yapmanıza yardımcı olur. Mandarin ve diğer dillerin tonlama ve ritmi yalnızca dinleyerek öğrenilebilir. Teorik olarak öğrenemezsiniz. 
Aslında, tüm olası konular için indirebileceğiniz çok çeşitli bir dinleme materyallleri var ya da Çin'deyseniz CD satın alabilirsiniz. Yararlanın ve istediğiniz zaman dinleyin. Bu 5 numaralı ipucu.



6. Çok konuşun!
Çince sesleri aslında çok zor değil. Sesler farklı bir hikaye. Hem kendi kendinize hem de başkalarıyla konuşurken çok pratik yapmanız gerekecek. Dinlediklerinizi taklit edin. Sese sahip olduğunuz metinleri bulun. Bir cümle veya metini dinleyin, sonra çok fazla endişe duymadan tonlamayı taklit etmeye çalışın. Karşılaştırma yapmak için kendinizi kaydedebilirsiniz. Dilin ritmini yakalayabiliyorsanız, sadece ton kontrolünüz iyileşmekle kalmaz, aynı zamanda kelime seçiminiz de daha doğal hale gelir.
Dili her kullandığınızda daha çok alışırsınız. Çince ile etkileşimde bulunmaktan hoşlanıyorsanız, akıntıya girmekten, ritimle şarkı söylemekten hoşlanıyorsanız, Mandarininiz de gelişmeye devam edecektir.
6 numaralı ipucu ritmi yakalamak!


İyi şanslar.

Wednesday, August 28, 2019

独特的保加利亚圣斯特凡教堂

独特的保加利亚圣斯特凡教堂 
(Dútè de bǎojiālìyǎ shèng sī tè fán jiàotáng)

经过长时间休息,我又开始写作了。休息时写起来比较难。在这段时间里我旅行了很多次。起初我想了很多关于哪一个要写,因为我尚未决定。
(Jīngguò cháng shíjiān xiūxí, wǒ yòu kāishǐ xiězuòle. Xiūxí shí xiě qǐlái bǐjiào nán. Zài zhè duàn shíjiān lǐ wǒ lǚxíngle hěnduō cì. Qǐchū wǒ xiǎngle hěnduō guānyú nǎ yīgè yào xiě, yīnwèi wǒ shàngwèi juédìng.)


起初我觉得最好写一下巴拉特的铁(Sveti Stefan)教堂。这座独特而独特的教堂以其美丽迷住了我。
(Qǐchū wǒ juédé zuì hǎo xiě yīxià bā lā tè de tiě (Sveti Stefan) jiàotáng. Zhè zuò dútè ér dútè de jiàotáng yǐ qí měilì mí zhùle wǒ.)

那么这个教堂在哪里以及如何到达那里?
(Nàme zhège jiàotáng zài nǎlǐ yǐjí rúhé dàodá nàlǐ?)

您可以轻松地从谷歌地图上映射到Sveti Stefan教堂,但我会告诉你如何到达那里。您可以从Eminönü的IETT巴士站乘坐3路巴士前往教堂。哪三辆公交车?您必须乘坐其中一辆99Y,48E和99号巴士,然后在“Fener”站下车。你在大约10分钟就到了。当您在站下车时,您有3分钟的步行距离。下车后,美丽的景色等待着您。已经在海边的教堂。在您的左边,您会发现巴拉特丰富多彩的历史建筑和商店。在右侧,您将看到沿海小径的美丽。您将通过İbbHaliçŞairNedimPark公园前往教堂。
(Nín kěyǐ qīngsōng de cóng gǔgē dìtú shàng yìngshè dào Sveti Stefan jiàotáng, dàn wǒ huì gàosù nǐ rúhé dàodá nàlǐ. Nín kěyǐ cóng Eminönü de IETT bāshì zhàn chéngzuò 3 lù bāshì qiánwǎng jiàotáng. Nǎ sān liàng gōngjiāo chē? Nín bìxū chéngzuò qízhōng yī liàng 99Y,48E hé 99 hào bāshì, ránhòu zài “Fener” zhàn xià chē. Nǐ zài dàyuē 10 fēnzhōng jiù dàole. Dāng nín zài zhàn xià chē shí, nín yǒu 3 fēnzhōng de bù háng jùlí. Xià chē hòu, měilì de jǐngsè děngdàizhuó nín. Yǐjīng zài hǎibiān de jiàotáng. Zài nín de zuǒbiān, nín huì fāxiàn bā lā tè fēngfù duōcǎi de lìshǐ jiànzhú hé shāngdiàn. Zài yòu cè, nín jiāng kàn dào yánhǎi xiǎojìng dì měilì. Nín jiāng tōngguò İbbHaliçŞairNedimPark gōngyuán qiánwǎng jiàotáng.)

白铁教堂将欢迎您。 我一见到教堂,就钦佩它。 它是由铁制成的,这让我印象深刻。 保加利亚教堂附近有许多保加利亚餐馆或商店。 我下次去的时候,我想在其中一家餐馆吃饭。
(Báitiě jiàotáng jiāng huānyíng nín. Wǒ yī jiàn dào jiàotáng, jiù qīnpèi tā. Tā shì yóu tiě zhì chéng de, zhè ràng wǒ yìnxiàng shēnkè. Bǎojiālìyǎ jiàotáng fùjìn yǒu xǔduō bǎojiālìyǎ cānguǎn huò shāngdiàn. Wǒ xià cì qù de shíhòu, wǒ xiǎng zài qízhōng yījiā cānguǎn chīfàn.)


教堂的内部比外面更加壮观和令人印象深刻。 金色刺绣引人注目。 我忍不住羡慕地环顾四周。 你不想出去。 他们用铁做了很多好事。
(Jiàotáng de nèibù bǐ wàimiàn gèngjiā zhuàngguān hé lìng rén yìnxiàng shēnkè. Jīnsè cìxiù yǐn rén zhùmù. Wǒ rěn bù zhù xiànmù de huángù sìzhōu. Nǐ bùxiǎng chūqù. Tāmen yòng tiě zuòle hěnduō hǎoshì.)


离开教堂后,您可以探索令人印象深刻的巴拉特街道。 巴拉特(Balat)的房屋以其色彩缤纷的建筑结构而闻名,让您感觉仿佛置身于过去。 街对面有很多不错的咖啡馆。 您可以享用一杯美味的饮品,结束甜蜜的一天。



在另一篇文章中见到你......
(Líkāi jiàotáng hòu, nín kěyǐ tànsuǒ lìng rén yìnxiàng shēnkè de bā lā tè jiēdào. Bā lā tè (Balat) de fángwū yǐ qí sècǎi bīnfēn de jiànzhú jiégòu ér wénmíng, ràng nín gǎnjué fǎngfú zhìshēn yú guòqù. Jiē duìmiàn yǒu hěnduō bùcuò de kāfēi guǎn. Nín kěyǐ xiǎngyòng yībēi měiwèi de yǐnpǐn, jiéshù tiánmì de yītiān. 
Zài lìng yī piān wénzhāng zhōng jiàn dào nǐ......)

Unique Bulgarian St. Stefan Church


After a long break, I started writing again. It's harder to write when you take a break. I've traveled a lot during this time. At first I thought a lot about which one to write about because I am undecided.

At first I think it is better to write about the Iron (Sveti Stefan) Church in Balat. This unique and different church fascinated me with its beauty.


So where is this church and how to get there?


You can easily make your way map to Sveti Stefan Church from Google maps, but I will tell you how to get there. You can reach the church by taking 3 buses from the IETT bus platforms in Eminönü. Which three buses? You have to take one of the buses 99Y, 48E and 99 and get off at the "Fener" stop. You're there in about 10 minutes. When you get off at the stop, you have 3 minutes walking distance. A beautiful view awaits you as you get off the bus. Already the church by the sea. On your left you will find the colorful historical houses and shops of Balat. On the right side you will see the coastal path with all its beauty. You will reach the church by walking through İbb Haliç Şair Nedim Park.

                                            

The white iron church will welcome you. As soon as I saw the church, I admired it. I was very impressed by the fact that it was made of iron. Many Bulgarian restaurants or shops accompany the Bulgarian church. Next time I go, I'd like to eat at one of the restaurants.



I leave here the information text at the door of the Bulgarian Church. You can read it, if you want detailed information. And there's no need to write it down. It says enough detailed information here. It is good for the meaning and importance of the church to read before entering.

The interior of the church is more spectacular and impressive than the outside. The gold embroidery is eye-catching. I couldn't help but look around admiringly. You don't want to get out. They've done great things in iron.

Depictions of the Virgin Mary and Jesus


After you leave the church, you can explore the impressive streets of Balat. Balat houses, famous for their colorful and wonderful architectural structures, will make you feel as if you have gone into the past. There are very nice cafes across the street. You can finish the day sweetly with a nice drink.

See you in another article.....


Dünyada eşi benzeri olmayan Demir (Sveti Stefan) Kilise

Uzun bir aradan sonra tekrardan yazmaya başladım. Ara verince yazı yazmak daha zor oluyor. Bu süre zarfında çok yer gezdim. İlk önce hangisi hakkında yazı yaziyim diye de çok düşündüm çünkü kararsız biriyim.
İlk olarak galiba Balat'taki Demir Kilise bir başka isimle Sveti Stefan Kilisesi hakkında yazsam daha iyi olacak. Bu ilginç ve eşi benzeri olmayan kilise beni güzelliğiyle kendine hayran etti.

Peki bu kilise nerede ve bu kiliseye nasıl gidilir?
Google haritalardan kolayca olduğunuz yerden Demir Kiliseye yol haritanızı çıkarabilirsiniz ama ben Eminönünden nasıl gidileceğini anlatayım.Eminönündeki İETT otobüs peronlarının olduğu yerden 3 otobüsle Kiliseye ulaşabilirsiniz. Bu 3 otobüs hangisi? 99Y, 48E ve 99 numaralı otobüslerden birine binip "Fener" durağında inmeniz gerekiyor. Yaklaşık 10 dakikada oradasınız. Durakta inince 3 dakika falan yürüme mesafesi var. Otobüsten indiğiniz gibi sizi güzel bir manzara bekliyor. Zaten kilise de deniz kıyısında. Sol tarafınızda Balat'ın rengarenk tarihi evleri ve dükkanları sizi cezbedecek. Sağ tarafta ise sahil yolu bütün güzelliğiyle karşınızda olacak. İbb Haliç Şair Nedim Parkı içinden yürüyerek kiliseye ulaşacaksınız.



Bembeyaz demirden kilise sizi karşılayacak. Kiliseyi görür görmez tek kelimeyle hayran kaldım. Gerek işlemeler gerek demirden olması beni çok etkiledi. Çevrede birçok Bulgar lokantası veya dükkanı da Bulgar kilisesine eşlik ediyor. Bir daha gidişimde lokantalardan birinde yemek yemek isterim.

Buraya Bulgar Kilisesinin kapısındaki bilgilendirme metnini bırakıyorum. Tarihi veya ayrıntılı bilgi istiyorsanız okuyabilirsiniz. Ayrıca yazıya dökmeye gerek yok. Burada yeterince ayrıntılı resmi bilgi yazıyor. Girmeden önce okumanız kilisenin anlam ve önemi için iyi olacaktır.



Kilisenin içi dışından daha gösterişli ve etkileyici. Altın rengi işlemeler göz alıcı. Etrafa hayran hayran bakmakdan kendimi alamadım. İçerden çıkmak istemiyor insan. Demirden harika şeyler yapmışlar.



Meryem Ana ve Hz. İsa tasvirleri
Resim yazısı ekle

Kiliseden çıktıktan sonra Balat'ın etkileyici sokaklarını keşfe çıkabilirsiniz. Rengarenk ve harika mimari yapılarıyla ünlü Balat evleri sanki geçmişe gittiniz hissi verecek. Sokak aralarında bir çok güzel kafe var. Güzel bir içecekle günü tatlı tatlı bitirebilirsiniz.


 


Başka bir yazıda görüşmek üzere.....






Wednesday, June 5, 2019

没有王子的王子岛 / Prince Island without a prince

大家好!
我的名字叫阿依莎,是一位地道的回族姑娘!现居住在土耳其。很高兴能和大家分享这里的风土人情以及我在这里的日常生活。
拿破仑曾说过:如果世界上只有一个国家,那首都一定是伊斯坦布尔!没错,我现在就居住在这个如它的名字一般美丽的城市里!而在这座城市里有一个不得不提及的地方便是——没有王子的王子岛😄这里,我去过两次,而每一次,都有不一样的体验!

 第一次:    秋末
利用周末小长假, 抓住秋的小尾巴!
今天有幸与朋友一起到王子群岛游玩,感受异国之秋的美色。早早地吃过早餐,便匆忙赶去金角湾与朋友会和 在那里坐船,每人5里拉左右,超便宜啦~
大概一个半小时我们就到了,下船后,我立刻被眼前这个世外桃源般的地方深深地吸引了……据说,王子岛群在拜占庭时期,王室将获罪的王子或其它王室成员流放至此因而得名。我们一路走走停停拍拍,去前本想骑车环岛一周,没想到后来步行走了五分之一的路程就走不动啦[捂脸](嗯,还是缺乏锻炼哈...)

这里除了似花海一般的小洋房小别墅是属有钱人来此度假之用外,最大的特色就是没有任何现代交通工具,而由马车来回穿梭载运游客。与其它喧嚣城市相比,王子群岛显得相当宁静悠闲。



更值得一提的当然还是土国宝贝——喵了个咪。不管你在哪里 ,一只只可爱的小喵以及专属它们的温暖小窝随处可见。各色各样哒喵,黄白黑花的,画了眼线的,卸了妆的[偷笑]实在可爱至极......
当然这些健康可爱的喵咪离不开善良的土国人民的关爱与照顾!
 知感安拉,此行甚好!Insha’anllah 以后假日的首先之地就是你啦♡

第二次 :    初夏
  照旧坐了一小时余的船后,再次踏上这座美丽的小岛。由于在斋月的缘故,身体已感到有些乏累,又加上这次我们要徒步登上山顶去参观历史遗迹(听到“徒步”两个字其实我的内心是拒绝的) 不过,我们选择了一条相对来说最近的一条路上去(约30分钟登顶)尽管如此,走到一半就被这些大坡“折磨”的全身无力啦😩(在此提醒来游玩的朋友们,如果想上山,一定要坐马车!坐马车!坐马车!重要的事情说三遍!)





知感真主!在大家的相互鼓励下,我们终于跌跌撞撞地到啦~~~但遗憾的是,这里已经不对外开放了,我们只能在铁锁门外面远远观望了……
     

俗话说:上山容易下山难。经过再三商议,我们决定乘马
车下山(嘿嘿😁太好啦!心里美滋滋!)

我们同行十人,叫了三辆马车,每辆原本60里拉,我们跟师傅砍价,最后以三辆车150里拉的价格成交!算是很优惠啦~主要也是因为我们真的走不动了啦~~~

上车咯~忙不迭地坐下,静静等待车走的那一刻,抬头望望前面跃跃欲动的两匹马,大概是已经和我一样迫不及待了吧……

未及留神,路边别具特色的小房,可爱小只的喵星人;挺立茂盛的大树、小花,已在视线中一一飞奔登场,又转眼呼啸而去。对终日在城市逼仄空间中生活惯了的人们而言,一份久违了的清新与自由扑面而来。
 

知感安拉!一场期盼已久继而收获满满的路程就这样在车轮有节奏的咣当声中悄然结束…………

Hello to everyone!

 My name is Aisha, an authentic Hui girl!  Now I live in Turkey.  I am very happy to share the local traditions and my daily life with you.

 Napoleon once said: If there is only one country in the world, its capital must be Istanbul!  Yes, I live in this beautiful city like the name!  There is a place to mention in the city - the Prince Island in which the Prince is not.  I've been there twice and each time was a different experience!

First time: late autumn

Take advantage of the little holiday of the weekend!

I was fortunate to have fun with my friends on the islands and to experience the beauty of exotic autumn.

After having breakfast early, I ran out to meet my friends and catch a ferry, about 5 pounds per person, super cheap ~
About an hour and a half later we arrived at the island.  After getting off the ferry, this idyllic place immediately attracted me.  Prince Island group is said to be in the Byzantine period and the royal family of the prince or other royal family members are said to be banished.  We stopped and read along the way.  I wanted to walk around the island for a week.  I wasn't expecting to walk in a fifth of the distance, and I was just about to give up and go back.  (well, still lack of exercise)

 The most important feature is the lack of modern transportation and the use of carriages to transport tourists.  Compared to other cities, the Prince Islands are quite quiet and comfortable.

 It's worth mentioning more.  Wherever you are, a cute ass and a warm nest dedicated to them can be seen anywhere.  All kinds of bugs, yellow, white and pink flowers are really cute ...

 Of course, these cannot be done without the care and care of the gentle people of this beautiful country!

 This trip was very nice!  You can choose as the first place for the holiday.

 Second time: early summer

 After using the ferry for over an hour, I set foot on this beautiful island again.  Because of Ramadan, my body felt a little bit tired, and this time we had to walk to the top of the mountain to visit historical sites.  (In fact, my heart immediately rejected when I heard the word "walk".) However, we chose a new way (about 30 minutes to climb up the hill).  In half of this big slope, we've become weak as if the whole body was "tortured".  (Remind friends who want to play games, if you want to go to the mountains, take the cars! Take the cars! Take the cars! The important thing is said three times!)

 God willing!  Thanks to everyone's mutual encouragement, we finally reached ~~~ But unfortunately, it is not clear, you can only look from the outside of the locked door ...

 He says: It is easy to go down the mountain.  After repeated discussions, we decided to ride.

 The car was coming down (hey, so nice! My heart is melting!)

 We were ten, and we got three cars.  Each of them was normally 60 liras, we negotiated with the master and finally agreed to 150 pounds for three cars!  It's very convenient because we can't really move.

 I sat down, waiting for the car to leave, and saw two horses willing to move in front of me.  They were probably as eager as me.

God willing!  The long-awaited journey ended quietly in the rhythm of the wheel.

Herkese merhaba!

Benim adım Aisha, otantik bir Hui kızı!  Şimdi Türkiye'de yaşıyorum. Yerel gelenekleri ve buradaki günlük hayatımı sizlerle paylaşacağım için çok mutluyum.
Napolyon bir keresinde şöyle dedi: Dünyada sadece bir ülke varsa, başkenti İstanbul olmalı!  Evet, adı gibi bu güzel şehirde yaşıyorum! Şehirde bahsetmem gereken bir yer var - içinde Prens olmayan Prens Adası.  İki kez orada bulundum ve her seferinde farklı bir deneyimdi!

İlk kez: sonbahar sonlarında

Hafta sonunun küçük tatilinden yararlanın!

Adalar'da arkadaşlarımla eğlendiğim ve egzotik sonbaharın güzelliğini yaşadığım için şanslıyım.  
Erkenden kahvaltı yaptıktan sonra, arkadaşlarımla buluşmak ve bir vapura yetişmek için koştum, kişi başına yaklaşık 5 lira, süper ucuz ~

Yaklaşık bir buçuk saat sonra Adaya vardık.  Vapurdan indikten sonra, bu pastoral yer hemen ilgimi çekti.  Prens Adası grubunun Bizans döneminde olduğu söylenir ve kraliyet ailesinin prense ya da diğer kraliyet ailesi üyelerinin sürgün edileceği söylenir.  Durduk ve yol boyunca okuduk. Bir hafta adada dolaşmak istedim. Mesafenin beşte birinde yürümeyi beklemiyordum ve az daha vazgeçip geri dönüyordum. (peki, hala egzersiz eksikliği )

En büyük özelliği, modern bir ulaşımın olmaması ve at arabalarının turistleri taşımak için kullanılmasıdır.  Diğer şehirlerle karşılaştırıldığında Prens Adaları oldukça sessiz ve rahat.

Daha fazla bahsetmeye değer elbette.  Nerede olursanız olun, şirin bir eşek ve onlara adanmış sıcak bir yuva her yerde görülebilir.  Her türlü böcek, sarı, beyaz ve pembe çiçekler gerçekten sevimli ...

Tabii ki, bunlar bu güzel ülkenin nazik insanlarının bakımı ve ilgisi olmadan yapılamaz!

Bu yolculuk çok güzeldi!  Tatil için ilk yer olarak seçebilirsiniz.

İkinci kez: yaz başlarında

Vapuru bir saatten fazla kullandıktan sonra tekrar bu güzel adaya ayak bastım.  Ramazan nedeniyle, bedenim biraz yorgun hissediyordu ve bu kez tarihi yerleri ziyaret etmek için dağın tepesine doğru yürüyüş yapmamız gerekiyor.  (Aslında "yürüyüş" kelimesini duyunca kalbim hemen reddetti.) Bununla birlikte, yeni bir yol seçtik (tepeye tırmanmak için yaklaşık 30 dakika). Bu büyük yokuşun yarısında, tüm vücuda "işkence" yapılmış gibi güçsüzleştik.  (Oyun oynamak isteyen arkadaşlara hatırlat, dağa çıkmak istiyorsan, arabaları al! Arabaları al! Arabaları al! Önemli olan üç kez söylenir!)

İnşallah!  Herkesin karşılıklı teşviki sayesinde, nihayet vardık ~~~ Ama ne yazık ki, açık değil, sadece kilitli kapının dışından bakabiliriz ...

Diyor ki: Dağdan aşağıya gitmek kolaydır.  Tekrarlanan tartışmalardan sonra ata binmeye karar verdik.

Araba iniyordu (hey, çok güzel! Kalbim eriyor!)

On kişiydik ve üç araba ayarladık.  Her biri normalde 60 liraydı, usta ile pazarlık yaptık ve son olarak üç araba için 150 liraya anlaştık!  Çok elverişli bir durum, çünkü gerçekten hareket edemiyoruz.

Oturdum, arabanın gitmesini heyecanla beklerken önümde hareket etmeye istekli iki atı gördüm. Muhtemelen zaten benim kadar istekliydiler.

İnşallah!  Uzun zamandır beklenen yolculuk sessizce tekerleğin ritminde sona ermişti.

Wednesday, May 15, 2019

CHINA TO TURKEY - PART 3

İlk Alışveriş Deneyimi

Cuma günü hemen geldi. Ama ben yeni buraya geldiğimden dolayı hala Çin saati gibi yaşıyordum. Sabah saat 5 te kalktım. Çevreye baktım simsiyah, tekrar uyumak istedim ama hiç uykum yok, çok sefer sağa sola döndüm, gözümü hiç açmadım, bir şey düşünmemeye çalıştım. Çok denedim ama uyuyamadım. Neyseki sonunda şafak geldi. Ama abim hala uyuyor, hiç uyanacak gibi gözükmüyordu. Bu sırada karnımdan bir sürü ses geldi, evet acıktım, mutfağa gittim ama hiç yemek kalmadı, odaya dönerken masadaki parayı gördüm. Bakkala gitmeyi düşündüm ama hiç Türkçe bilmediğimden dolayı kapıdan çıkamadım. Kıyafet bile giydim ama hiç cesaretim yoktu. Kapı orda durdum. “Türkçe  yada İngilizce bilseydim gidebilirdim” düşündüm. Ama sonunda karnımın sesi bana cesaret verdi, ve ağır ağır yola çıktım.
Sabahtan dolayı sokakta az insan var ve çoğu dükkan hala kapalı. O yüzden bir bakkal bulmak biraz zor oldu. Evimizin yanında sokakta bulamadım. Sonra yokuş yukarı çıktım. Gerçekten insanları çok yoran bir yokuştu. Ya da şişman olduğumdan dolayı yukarı çıkınca kalbim çok hızlı attı. Sağa sola bakınca , sağa gittim. şanslıyım bence , hemen bir market buldum, içere gidip abur cubur dolaptan bayıldım. 5-6 tane dolap var. Ama dikkatli bakınca, çikolata, bisküvi, kek, gofret falan filan var, tuzlu şeyler az. Çin'in marketten çok farklı. Biz daha tuzlu acılı şeyleri severiz. Çok dolaştım beğendiğim şeyi çok az. Ama bu zaman karnımdan acayip büyük ses geldi. Belki başka insan duydu diye utandım bile. Hemen bir kaç tane şey aldım ve kasaya giderken spagetti görüp onu da aldım. Fiyatlara bakmadım, ne kadar ödeyeceğim diye bir soru aklıma geldi. Ayaklarım yavaşladı,sonra hemen izlediğim bir dizi hatırladım. Dizide benim gibi bir adam yurtdışında markete gitti, kasada para öderken bir şey konuşmadan büyük para patrona verdi. Sonra patron ona üste para verdi. Ben de hemen elimde en büyük para 20 TL'yi verdim ona. Ama o bir şey dedi, hiç anlamadığımdan dolayı sadece güldüm. Tekrar bir şey deyip parmağıyla diğer elimdeki parayı işaret etti. Belki yetmedi diye hemen elimdeki paranın hepsi ona verdim. O da çok güldü 5TL daha aldı ve “ you need learn Turkish” söyledi. Ben de “ yes. thanks” deyince eve gittim. Yolda abur cubur hepsi bitireceğimi düşündüm. Ama abim apartman önünde çok kızgın bakarak bekliyordu, bu bakış düşüncemi öldürdü.

First Shopping Experience

Friday came very quickly. But since I was here, I was still living in China. I got up at 5:00 in the morning.  I flipped it around many times, closed my eyes, tried not to think about anything, tried many ways, but still didn't fall asleep. I did not open my eyes, I tried not to think of anything. I tried a lot, but I couldn't sleep. Finally, dawn came. But my brother is still asleep, he never seemed to wake up. In the meantime I had a lot of noise from my stomach, yes I was hungry, I went to the kitchen, but there was no food left, I saw the money on the table on the way back to the room. I thought about going to the market but I couldn't get out of the door because I didn't speak Turkish. I even wore clothes, but I had no courage. I stood there. I thought “If I knew English or Turkish, I could go”. But in the end, my stomach gave me encouragement, and I took a heavy step and I went out.
There are few people on the street because of the morning and most shops are still closed. So it was a little hard to find the market. I couldn't find any in the street near our house. Then I went uphill. It was really an outrage. Or because I was fat, my heart threw too fast. Looking right and left, I decided to go to the right. I'm lucky, I found a market right there, I went in and there are 5-6 cupboards filled with snacks, I loved the junk food. But look carefully, chocolate, biscuits, cakes, wafers and so on, and there are very few salty things. It's very different from Chinese markets. We love more salty spicy things. I've looked a lot and there is very little I like. But this time, I've had a really big sound from my stomach. I'm a little bit embarrassed because maybe other people heard it. I took a few things , and when I went to the vault, I saw spaghetti and took it too. I did not look at the price, a question of “how much it is” came to my mind. My feet slowed, then I remembered a TV series that I watched. On the show, a man like me went to the market abroad, paying the money at the checkout and giving the boss the big money without talking anything. Then the boss gave her money on top of her. So I gave him the biggest money I had. But he said something, I just smiled because I didn't understand. Again he said something, pointing his finger to the money in my other hand. Maybe I should give him the money all I have. He laughed a lot, took 5TL more and said "you need to learn Turkish". And I said “yes”. When I went home, I thought I was gonna eat all food that I bought on the way. But my brother was waiting in front of the apartment looking very angry, this look killed my opinion.


第一次购物体验

很快到了星期五,但是我仍然因为刚来到土耳其的原因依旧活着中国的时间。早上5点我就醒了,看看四周仍然一片漆黑。我想从新睡觉但是没有一点困意,左右翻转了很多次,闭上眼睛,尝试着不去想任何东西,试了很多办法,但仍旧没有睡着。最终黎明到了来,可是我哥哥还在睡觉,没有一点要醒的意思。就在这时我的肚子传来了一阵响声,没错,我饿了。我起来走向厨房,可是没有发现一点东西。回房间的时候在桌子上发现一些钱,我就想着我可以去小卖部,可是不会土耳其语的原因把我挡在了门口。衣服我都穿好了可是没有人给我勇气。想着要是会一点土耳其语或者英语我早就去了。最后还是我肚子里传来的响声给了我勇气,我就迈着沉重的步伐我就出发了。因为是早上,街道上人很少,很多店还是关门的。在家附近的一条街上就没有找到。我就顺着一个上坡往上走了,真的是一个让人费劲的上坡,也可能是我太胖了,到了坡顶我的心脏跳的很快。往左往右看了看,我决定往右走。我觉得我很幸运,很快找到了一个超市。进去之后我沉醉在5到6个装满零食的柜子里。可是仔细一看,巧克力,饼干,小蛋糕和威化饼等等,咸味的东西很少。和中国的超市有很大的差别,我们更喜欢咸的和辣的东西。转了几圈,相中的东西很少。就在这时肚子里传来了一声巨大的响声。估计别人都能听到,我都害羞了。赶紧拿了几个东西往柜台走,看到意大利面的时候顺手拿了一包。可是我脑海中突然出现的一个问题'没看价格怎么结账'。于是我放慢了脚步。但很快我想起一个电视剧,里面又和我一样去国外超市的一个人,结账的时候直接拿出最大额的钱给老板,老板也给他找了零钱。我也赶紧把20里拉给了老板,紧接着老板说了一句我听不懂的话,我也只能笑笑,然后他有说了一句并用手指指了指我手中的钱。可能是钱不够,我赶紧把手中的钱都给了他,他就拿了5里拉并用英语说'你应该学土耳其语'我也赶紧说'是的,谢谢'然后就回家了。回家的路上想着要把这个零食吃完,但是我哥在外公寓门口望向我的那个生气的眼神杀死了我的这个想法。


Saturday, May 11, 2019

CHINA TO TURKEY - PART 2

NOTE: This article written by a Chinese friend that currently live in Turkey. This is part 2. If you did not read first part you should read before part 2.

-ilk Türk yemeği deneyimi


Rüyamda bir sürü yemek gördüm, hepsi etrafımda dönüyorlar. Ağzım sulandı, onlara gidiyorum ama hiç yaklaşmadım, elimle almak istedim ama hiç dokunamadım. Kızarken ağabeyim beni uyandırdı:”hadi kalk yemek hazırlandık ve daha uyumak istersen yemekten sonra uyu, şimdi yüzünü yıka.” . Kalkmak istemedim, ama salonda geldiğin yemek kokusu rüyamda kokladığım kokuyla aynı. Hemen lavaboya gidip yüzümü yıkayıverdim.
Salona giderken ağabeylerim oturdular beni bekliyorlardı, hemen oturdum yemeye başladık. Ağabeyim Türkiye yemeği pişirdi galiba, çünkü hiç çin yemeği benzemiyor. Patatesli yumurtası, menemen (çok sonra onun ismini bildim), kızartmış patatesi, zeytin, tereyağı falan filan. Bazılar ben ilk gördüm ve hiç yemedim. Neyseki ben korkmuyorum ve ben yemek severim. Tek tek denemeye başladım. Bir güzel bir tuhaf bir ekşi bir tatlı...Burada ben sadece yediğim zeytinin tadından bahsetmek istiyorum, Türkiye'ye gelmeden hiç zeytin yemedim, sadece tadı tuhaf duymuştum, ama onun tadı bana göre sadece tuhaf değil, ekşi demirin tozu gibi (ilkte belki ağabeyim aldığı zeytin iyi değil ama uzun zamandan sonra sadece ben onu sevmiyorum anladım), daha fazla yiyemem. Sonunda kahvaltı bitirdim mideme farklı farklı yemek verdim. Yemek bu kadar sandım ama ağabeyim bana bir bardak kırmızı çay getirdi: Türkler normal yemekten sonra bir çay içer, sen de dene.”diye söyledi. Ben bardağı aldım içmeye başladım. Ama gerçekten çok acı, insanlar niye bu kadar acı çay içtiğini hiç anlamadım ama ağabeylerin güldüklerin yüzleri görünce her şey anladım, onlar beni bekliyorlar ve bana bakıyorlar, ben “çok acı” deyince onlar gülerek şeker koyup içmeye başladılar.


-first Turkish diner experience

I saw a lot of food in my dream, they're all turning around. My mouth watered, I went to them, but I never got near it, I wanted to take it by hand but I could not touch it. My brother woke me while I was angry: Come on, get ready to eat and after breakfast you can sleep if you want to sleep more, wash your face now. I didn't want to get up, but the smell of food that came in the hall was the same as the smell I smelled in my dream. I just went to the sink and washed my face.
My brothers sat on the way to the hall waiting for me, I sat down immediately sat eating. My brother, I think Turkey has cooked the meal, because it does not look like any Chinese food. Potato with egg, menemen (I've known her name after long time), fried potatoes, olives, butter and all that. Some of them I saw first and never ate. Fortunately, I'm not afraid and I like to eat. I started to try it one by one. One beautiful strange sour sweet ... here I just want to mention the taste of olives I ate, I've never eaten olives before come to Turkey, I just heard strange taste, but to me it tastes just is not strange, as the dust of the sour iron (first in, maybe my brother The olives are not good but after a long time I just figured I don't like it), I can't eat any more. I finally finished breakfast and gave different food to my stomach. I thought it was finished, but my brother brought me a cup of red tea and he said: Turks drink a tea after a normal meal and you too try it. I took the cup and started drinking. But really very painful, I never understood why people drink so much bitter tea, but when I saw the faces of the brothers laughing, I understood everything, they were waiting for me and they were looking at me, when I said ım so much pain , they started to laugh and put sugar in tea and continued drinking.



第一次土耳其晚餐体验


我在梦中看到了很多食物,他们都转过身来。我的嘴巴浇水,我去了他们,但我从来没有靠近它,我想用手拿它,但我无法触摸它。我的哥哥在我生气的时候叫醒了我:来吧,准备吃饭,早餐后你可以睡觉,如果你想睡多了,现在洗脸。我不想起床,但大厅里的食物气味和我梦中闻到的气味一样。我刚走到水槽边洗脸。
我的兄弟们坐在去大厅的路上等着我,我坐下来立刻坐着吃饭。我的兄弟,我认为土耳其已经煮熟了这顿饭,因为它看起来不像任何中国菜。马铃薯加鸡蛋,menemen(我很久以前就知道她的名字),炸土豆,橄榄,黄油等等。其中一些我先看到,从不吃。幸运的是,我不害怕,我喜欢吃。我开始逐一尝试。一个美丽奇怪的酸甜...在这里我只想提一下我吃的橄榄的味道,我来之前从未吃过橄榄土耳其,我只是听到了奇怪的味道,但对我来说它的味道并不奇怪,因为酸铁的灰尘(第一个,也许是我的兄弟,橄榄不好,但经过很长一段时间,我只是觉得我不喜欢它),我不能再吃了。我终于吃完了早餐,给了我不同的食物。我以为它已经结束了,但我哥哥给我带了一杯红茶,他说:土耳其人在正常用餐后喝茶,你也试试。我拿起杯子开始喝酒。但真的非常痛苦,我从来不明白为什么人们喝了这么多苦茶,但是当我看到兄弟笑的脸时,我明白了一切,他们在等我,他们在看着我,当我说那么痛苦的时候他们开始大笑,把糖加入茶中,继续喝酒。


Monday, April 29, 2019

The Most Interesting Museum : Rahmi Koc Museum


RAHMİ KOÇ MÜZESİ

İlk gezi noktamız neresi olsun diye çok düşündüm. En çok eğlendiğim yerlerden birini seçmek istedim. Ve seçtiğim yer: Rahmi Koç Müzesi!
Bu müze Haliç'de. Üsküdar'dan Haliç vapuruna binerek gidebilirsiniz. Ya da Avrupa yakasındaysanız bir çok otobüs bulabilirsiniz.
Her yerde sergilenen eşyalar var. İçeriye girince çıkmak bilmiyor insan. Çocuk gibi her şeyi incelemek istedim. Giriş fiyatı çok ucuz müzenin güzelliği ile kıyaslarsak. Benim gittiğim zaman öğrenci 7 liraydı. Ayrıca eğer öğrenci değilseniz müze karta %30 indirim uygulanıyormuş.
Müze gerçekten büyük bir koleksiyondan oluşuyor. Rahmi Koç koleksiyonu. Özellikle araba koleksiyonu çok güzel. Hatta "Harry Potter" filmindeki uçan araba da bu müzede sergileniyor. Zaten paylaşacağım fotoğraflardan da görebilirsiniz. 
Müzeyi hakkını vererek gezmek için saatler gerekiyor. Bölümlere ayrılmış. Her şey konseptlere göre gruplandırılmış. 
Binanın içinde eski eşyalar ve araçlar var genel olarak. Bahçede de ayrı bir bölüm bulunuyor. Aaaaa bir de bir sokak yapmışlar. Sokakta sanki 90lardaki gibi dükkanlar tasarlanmış. Dükkanların içine girilmiyor fakat kapısından içeriye bakılabiliyor. En beğendiğim dükkan oyuncakçı dükkanı oldu. İçinde harika oyuncaklar ve balmumu heykeli yaşlı bir adam var. Açıkcası eski dükkanlar daha estetikmiş diye düşündüm. Her şey daha çok göze hitap ediyormuş bence. 
Bahçede ayrıca eski savaş uçakları bölümü de var. Gerçek savaşlarda kullanımış uçaklar sergileniyor. Oldukça ilgi çekici. 
Bir bölümde de tramvay ve trenler sergileniyor. Bu araçların içine girebilirsiniz. Güzel fotoğraflar çekmek için harika. Ben çok çekilemedim ama siz eminim daha güzel fotoğraflar çekilebilirsiniz. 
Söylemeyi unutum ama gerçekten fotoğraf çekilecek çok yer var. Sadece fotoğraf çekilmek için başka zaman tekrar gidebilirim galiba. 
Müze deniz kenarında bulunuyor o yüzden yüzen bir gemi ve denizaltını gezme imkanınız da var. Fakat ayrı fiyat ödeniyormuş denizaltı için. 
Çocuklar için de bir bölüm bulunuyor müzenin içinde. Açıkcası ben de çok eğlendim bu bölümde. Dev su baloncuğu yapma makinesi var. İçine kendimiz girerek su baloncuğu oluşturuyoruz. Farklı farklı akıl oyunları koymuşlar çocuklar için. 
Bir de kendi Rahmi Koç Müzesi hatıra paranızı yapabilirsiniz. 3 tl karşılığında bir hatıra parasına sahip olabilirsiniz. Ben yapmadım fakat Çinli arkadaşım yapmak istedi. Biraz güç gerekiyor para yapmak için. Hiçbir şey kolay elde edilmiyor. 
Yani sonuç olarak değişik bir müzeye gitmek istiyorsanız Rahmi Koç müzesi tam aradığınız müze. Kesinlikle tavsiye ederim. Giderseniz çektiğiniz fotoğrafları ve düşüncelerinizi yorum olarak paylaşırsanız çok sevinirim. Diğer gidecekler için de fikir olur.

Başka bir gezi noktasında buluışmak üzere.......

Harry Potter uçan araba
Oyuncak dükkanı (toys shop)

Balıkçı atölyesi (fisherman's workshop)渔夫工作坊
seaside of the museum


RAHMI KOC MUSEUM


I thought a lot about our first travelling point. I wanted to choose one of the places I had the most fun. And the place I chose: Rahmi Koc Museum!

This museum is in the Golden Horn (Haliç). You can take the ferry from Golden Horn (Haliç) to Üsküdar. Or if you are on the European side, you can find many buses that go to museum..

There are items everywhere. I wanted to examine everything like a child. The entrance price is very cheap compared to the beauty of the museum. When I went, the student was 7 TL. Also, if you are not a student, you will receive a 30% discount on the museum card.

The museum is really a big collection. Rahmi Koc collection. Especially the car collection is very nice. Even the flying car in the movie "Harry Potter" is also on display in this museum. You can also see from the photos I will share.
The museum needs hours to visit. The items in the museum are divided into sections. Everything is grouped by concepts.
In general, there are old items and vehicles inside the building. There is also a separate section in the garden. And they made a street. The streets were designed as if they were in the 90s. You can't go inside the shops, but you can look inside from outside the door. My favorite shop was a toy shop. Inside there is an old man with wonderful toys. Obviously I thought old shops were more aesthetic. I think it's more appealing to everything.

In the garden there is also a section of the old warplanes. Airplanes used in real battles are on display. Quite interesting.

In one section, tram and trains are on display. You can enter into these trains. Great for taking nice photos. I'm sure you can take more beautiful pictures than me.

I've forgotten to say that there's really plenty of place to photograph. I think I can go back another time just for taking pictures.

The museum is located at the seaside so you have the opportunity to visit a floating ship and the submarine. But you have to pay a separate fee for the submarine.

There is also a section for children in the museum. I had so much fun in this section. There is giant water bubble making machine. There are also different mind games for children.

You can also make your souvenir coin in Rahmi Koc Museum. You can have a souvenir coin for 3 TL. I didn't do it, but my Chinese friend wanted to do it. You need a little power to make souvenir coin. Nothing is easy to obtain.

So as a result, if you want to go to an interesting museum, Rahmi Koc museum is the museum you are looking for. Would definitely recommend. If you go to museum, please share your photos and thoughts as comments. It would be an idea for others.

See you in another trip.......


Rahmi Koc博物馆!

我想了很多关于我们的第一个旅行点。我想选择一个我觉得最有趣的地方。我选择的地方是:Rahmi Koc(私人收藏博物馆主人)博物馆!

这个博物馆位于Golden Horn(Haliç)。您可以从üsküdar乘坐渡轮前往Golden horn(Haliç)。或者如果您在欧洲这边,您可以找到许多前往博物馆的巴士。

到处都有物品。我像孩子一样探索着一切。与博物馆的美景相比,入口价格非常便宜。我去的时候,这名学生是7 TL。此外,如果您不是学生,您将获得博物馆卡30%的折扣。

博物馆本身就是一个很大的收藏品。 Rahmi Koc系列。特别是汽车收藏特别棒。即使是电影“哈利波特”中的飞行汽车也在这个博物馆展出。您还可以从我将分享的照片中看到。
逛博物馆需要几个小时的时间。博物馆中的物品分为几个部分。一切都按物品种类分组。
一般来说,建筑物内有旧物品和车辆。花园里还有一个单独的区域。他们造了一条街。街道的设计就像是在90年代。你不能进入商店,但你可以从门外看到里面。我最喜欢的商店是玩具店。里面有着一个拥有精美玩具的老人。总体我认为旧商店更美观,它的一切都更有吸引力。

在花园里还有一部分旧战机。在真正的战斗中使用的飞机正在展出。很有趣。

在一个区域,展出的是电车和火车。你可以进入这些列车。里面非常适合拍摄漂亮的照片。我相信你能拍出比我更漂亮的照片。我忘了说有很多地方可以拍照。我想重新去一次。

博物馆位于海边,因此您有机会参观游船和潜水艇。但是你必须为潜艇支付单独的费用。

博物馆还有一个儿童区。我在这部分玩得很开心。有巨型水泡制造机。孩子们也有不同的智力游戏。

您还可以在Rahmi Koc博物馆制作纪念币。往机器里投入3TL。用力量摇动转盘。我没有这样做,但我的中国朋友想要制作一个。你需要一点力量来制作纪念币。没有什么比这更容易了。

因此,如果您想去一个有趣的博物馆,Rahmi Koc博物馆就是您正在寻找的博物馆。如果您想去博物馆,那我肯定会推荐这一个。请分享你的照片和想法在下方的评论区。也可以让其他人参考一下。

希望在另一次旅行中见到你....

Wǒ xiǎngle hěnduō guānyú wǒmen de dì yīgè lǚxíng diǎn. Wǒ xiǎng xuǎnzé yīgè wǒ juédé zuì yǒuqù dì dìfāng. Wǒ xuǎnzé dì dìfāng shì:Rahmi Koc(sīrén shōucáng bówùguǎn zhǔrén) bówùguǎn!

Zhège bówùguǎn wèiyú Golden Horn(Haliç). Nín kěyǐ cóng üsküdar chéngzuò dùlún qiánwǎng Golden horn(Haliç). Huòzhě rúguǒ nín zài ōuzhōu zhè biān, nín kěyǐ zhǎodào xǔduō qiánwǎng bówùguǎn de bāshì.

Dàochù dōu yǒu wùpǐn. Wǒ xiàng háizi yīyàng tànsuǒzhe yīqiè. Yǔ bówùguǎn dì měijǐng xiāng bǐ, rùkǒu jiàgé fēicháng piányí. Wǒ qù de shíhòu, zhè míng xuéshēng shì 7 TL. Cǐwài, rúguǒ nín bùshì xuéshēng, nín jiāng huòdé bówùguǎn kǎ 30%de zhékòu.

Bówùguǎn běnshēn jiùshì yīgè hěn dà de shōucáng pǐn. Rahmi Koc xìliè. Tèbié shì qìchē shōucáng tèbié bàng. Jíshǐ shì diànyǐng “hā lì bō tè” zhōng de fēixíng qìchē yě zài zhège bówùguǎn zhǎn chū. Nín hái kěyǐ cóng wǒ jiāng fēnxiǎng de zhàopiàn zhòng kàn dào.
Guàng bówùguǎn xūyào jǐ gè xiǎoshí de shíjiān. Bówùguǎn zhōng de wùpǐn fēn wéi jǐ gè bùfèn. Yīqiè dōu àn wùpǐn zhǒnglèi fēnzǔ.
Yībān lái shuō, jiànzhú wù nèi yǒu jiù wùpǐn hé chēliàng. Huāyuán lǐ hái yǒu yīgè dāndú de qūyù. Tāmen zàole yītiáo jiē. Jiēdào de shèjì jiù xiàng shì zài 90 niándài. Nǐ bùnéng jìnrù shāngdiàn, dàn nǐ kěyǐ cóng mén wài kàn dào lǐmiàn. Wǒ zuì xǐhuān de shāngdiàn shì wánjù diàn. Lǐmiàn yǒuzhe yīgè yǒngyǒu jīngměi wánjù de lǎorén. Zǒngtǐ wǒ rènwéi jiù shāngdiàn gèng měiguān, tā de yīqiè dōu gèng yǒu xīyǐn lì.

Zài huāyuán lǐ hái yǒu yībùfèn jiù zhànjī. Zài zhēnzhèng de zhàndòu zhōng shǐyòng de fēijī zhèngzài zhǎn chū. Hěn yǒuqù.

Zài yīgè qūyù, zhǎn chū de shì diànchē hé huǒchē. Nǐ kěyǐ jìnrù zhèxiē lièchē. Lǐmiàn fēicháng shìhé pāishè piàoliang de zhàopiàn. Wǒ xiāngxìn nǐ néng pāi chū bǐ wǒ gèng piàoliang de zhàopiàn. Wǒ wàngle shuō yǒu hěnduō dìfāng kěyǐ pāizhào. Wǒ xiǎng chóngxīn qù yīcì.

Bówùguǎn wèiyú hǎibiān, yīncǐ nín yǒu jīhuì cānguān yóuchuán hé qiánshuǐ tǐng. Dànshì nǐ bìxū wèi qiántǐng zhīfù dāndú de fèiyòng.

Bówùguǎn hái yǒu yīgè er tóng qū. Wǒ zài zhè bùfèn wán dé hěn kāixīn. Yǒu jùxíng shuǐpào zhìzào jī. Háizimen yěyǒu bùtóng de zhìlì yóuxì.

Nín hái kěyǐ zài Rahmi Koc bówùguǎn zhìzuò jìniàn bì. Wǎng jīqì lǐ tóurù 3TL. Yòng lìliàng yáodòng zhuànpán. Wǒ méiyǒu zhèyàng zuò, dàn wǒ de zhōngguó péngyǒu xiǎng yào zhìzuò yīgè. Nǐ xūyào yīdiǎn lìliàng lái zhìzuò jìniàn bì. Méiyǒu shé me bǐ zhè gèng róngyìle.

Yīncǐ, rúguǒ nín xiǎng qù yīgè yǒuqù de bówùguǎn,Rahmi Koc bówùguǎn jiùshì nín zhèngzài xúnzhǎo de bówùguǎn. Rúguǒ nín xiǎng qù bówùguǎn, nà wǒ kěndìng huì tuījiàn zhè yī gè. Qǐng fēnxiǎng nǐ de zhàopiàn hé xiǎngfǎ zài xiàfāng de pínglùn qū. Yě kěyǐ ràng qítā rén shēn kǎo yīxià.

Xīwàng zài lìng yīcì lǚxíng zhōng jiàn dào nǐ...